Isuzu D-Max ile Kazdağları Maraton macerası!..

, , Isuzu D-Max ile Kazdağları Maraton macerası!.. için yorumlar kapalı

Isuzu D-Max PIck-up modeliyle geçen haftasonu Kazdağları’nda gerçekleştirilen “Karspor İda Ultra Maratonu”nu takip ettik.  Kazdağları’nın zorlu etaplarında gerçekleştirilen yarışın en zorlu yollarını Isuzu D-Max ile aştık. İstanbul-Edremit arasında uzun yol testinde adeta SUV sürüş konforunu, dağ-tepe aşarken de 4X4 Pick-up dayanıklılığını hissettik. Sürüş izlenimi olarak iki ayrı ortamda da bizden tam not alan aracımız heybetli dış görünüşü ile de 2 bini aşkın sporcunun da dikkatini çekti. Gelin önce Isuzu D-Max’ten daha sonra da İda Ultra Maratonundan söz edelim. 
 
4 farklı donanım seviyesi

Anadolu Isuzu, Türkiye’deki satış ve pazarlama operasyonlarını artan bir başarıyla sürdürdüğü Isuzu D-Max’i, dört farklı donanım seviyesi ile müşterilerine sunuyor. Birçok iş kolundaki işletmelerin temel iş odaklı gereksinimlerini eksiksiz karşılayacak donanım seviyesi, yüksek performanslı motor ve sağlamlık özelliklerini ekonomik kullanım avantajı ile buluşturan Isuzu D-Max, belediyecilik, enerji, telekomünikasyon ve kamu hizmetleri için ideal bir araç niteliğinde.
 
80 cm sudan
geçiş yüksekliği

Sınıfında standartları yükselten özelliklere sahip olan Isuzu D-Max serisi, yüksek performanslı motoru ve en zorlu şartlara dayanıklı sağlam gövdesi ile Türkiye’nin doğusundan batısına kentlerden kırsal bölgelere her türlü iklim, mevsim ve arazi koşullarında başarıyla hizmet veriyor.  Euro 6d emisyon standartlarına uyumlu olan Isuzu D-Max çevreci motoru, ekonomik  yakıt tüketimi ve yüksek performansı ile büyük beğeni topluyor. Isuzu D-Max serisi, tüm modellerde sunulan 80 cm sudan geçiş yüksekliği, güvenlik özelikleri ve 4X4 modellere eklenen diferansiyel kilidi ile off-road da dahil olmak üzere zorlu koşullarda hizmet verecek şekilde tasarlandı. D-Max’in “V-Go” donanım seviyesi temel iş gücü gereksinimi eksiksiz karşılarken, “V-Life” ise D-Max’i işin yanı sıra kişisel olarak kullanacak tüketiciler için geliştirildi. “V-Joy” ve özellikle de “V-Cross” modelleri ise sürüş deneyiminden daha fazla keyif almak ve üst segment araç konforunu hissetmek isteyenler için tasarlandı.
 
UZUN YOL SÜRÜŞ İZLENİMLERİMİZ

Isuzu D-max sürüş izlenimimi ilk defa pick-up araç kullanmış biri olarak; yazıma aracın “pick-up’lar rahatsızdır”, “çok sarsar”, “onlar uzun yola göre değildir, arazi aracıdır” klişelerini yıkmasıyla başlayacağım. D-Max, tam olarak şehir içi  kullanıma uygun bir arazi aracı. Hem şehir içi, hem uzun yol hem de arazide kullanma fırsatı bulduğum araç, şehir içinde neredeyse bir SUV konforu sağlıyor. Özellikle kokpit ve yan koltuk yolcularının şehir içindeki kasislerden, çukurlardan geçerken sarsmadığını belirtmem lazım. Ayrıca 5 metre uzunluğunda ve 1.8 metre genişliğindeki bir araçla ilk aklınıza gelen  soru şehrin dar sokaklarında kullanımının nasıl olacağı, hatta İstanbul gibi dar sokakları çok olan eski şehirlerde kullanmanın mantıklı olup olmadığı sorusu akıllara gelecektir. Bu soruya cevabım aracın inanılmaz bir manevra kabiliyeti ve turu olduğu. Lastiklerin dönüş açısı fark edilir derecede yüksek ve bu sayede size Beyoğlu’nun ara sokaklarında bile sokaklardaki dar dönüşleri tekte halletmenizi sağlıyor. Önünüze sürekli araba atlama riski olan şehir içi kullanım için aracın fren performansı gayet iyi. Bu büyüklük ve ağırlıkta bir aracın yine “pick-up’ların fren mesafesi geç olur” klişesini ortadan kaldırdığını söyleyebilirim. Aracın durmasını istediğiniz noktada duracağına güven veren frenleri mevcut ve fren mesafesi ise bireysel bir ölçüm yapmak mümkün olmasada SUV’ler ve binek otomobillerle aynı performansı sergiliyor. Şehir işi adaptif seyir modu sistemi yola bağlı olarak zaman zaman çalışmadığı durumlar oluyor. Çalıştığı zamanlar ise size büyük kolaylık sağlıyor. Takip mesafesini güzel bir şekilde koruyor ve öndeki aracın ani fren yapabilme ihtimaline karşı araç hızını ayarlıyor. Bazen hızı bireysel kullanıma göre bir parça düşük kalsa da aracı adaptif seyir modu rahatlığında kullanıldığının ve size o güveni vererek ne gazla ne de frenle işinizin olmayarak, yormayan güvenli bir sürüş için hızının normalden az olduğunu unutmamak lazım. Çarpışma önleyici sistemin uyarıları son derece dikkat çekici. Hem bir uyarı sesi hem de  cama kırmızı bir ışık yansıtarak dikkatinizi çekiyor ve sizi uyarıyor. Tabii ki bu ışık göz alır nitelikte değil dikkat çeker nitelikte. Ancak arada sorun olmayacak yerlerde de uyarı verdiği oluyor. Bunu bir eksi olarak görmüyorum çünkü sürüş güvenliği en önemli noktalardan biri bir araçta. Azami hız göstergesinin yol hızını yanlış okuduğu durumlar oluyor. Ve siz eğer o hızın üstündeyseniz sesli bir uyarı veriyor. Ancak şehir içi kullanımda farklı yollara girip çıkarken araç sürekli yeni azami hız belirliyor ve zaman zaman yolun azami hızdan daha az bir hız belirlediği için azami hız uyarı sistemi sesinin sizi rahatsız ettiği durumlar olabiliyor. 2 çeker, 4 çeker ve yüklü halde 4 çeker olarak üç farklı sürüş modu olan araçta 2 çeker kullanırken konfor azalıyor ve yağmurlu havalarda kayabiliyor. Ancak 4 çeker moda aldığınızda konfor artıyor ve kayma gibi durumlar hiç yaşamıyorsunuz. Birazcık daha fazla yakıt tüketimi artsada aradaki konfor ve güven farkı için aracı 4 çeker modda kullanmanın en iyisi olduğunu söyleyebilirim.
 
Uzun yol sürüşünde ise;

Uzun yol sürüşünde ilk dikkatimi çeken nokta aracın kullanımının hiç yormaması. Yüksekte olmanın verdiği ayrı bir konfor yaratılmış. Yol seslerini hiç duymuyorsunuz. 120 km’den sonra rüzgar sesi duysanız bile bu ses kulakları rahatsız edecek kadar değil. Virajlara girip çıkarken yol tutuş performansı ideal. Beklentileri gayet iyi karşılıyor. Büyük ticari araçlarla birlikte seyir halindeyken, şerit değiştirdiğinizde inanılmaz kolaylık sağlıyor. Gazı köklediğinizde ise bu büyük araç çok iyi bir ivmelenme ile kendini güzel bir şekilde öne atıyor. Bu iyi ivmelenme performansı gösteren aracın şehir dışı yüksek hızlardaki fren performansı ise beklentileri karşılıyor. İlk defa pick-up kullandığım için yüksek hızlarda frenleme yaparken en başta kafamda bir soru işareti olduğunu kabul etmem gerekiyor. Ancak araç yüksek hızlarda da hızını iyi bir mesafede ve sarsmadan, panik yaptırmadan yavaşlıyor. Güzel asfaltta hiç sarsmadan gidiyorsunuz. Bozuk şehirlerarası yollarda ise hızınıza bağlı olarak konfor azalıyor. Bu tip yollarda asıl arkadaki yolcular bir nebze sarsılıyor ve yolcuların rahatı için hızınızı düşürmeniz gerekebiliyor. Özellikle yoruculuğu daha fazla olan uzun yol kullanımlarında işinize yarayan bir sürüş güvenlik özelliği olarak şerit ihlal uyarı sistemi işinize yarar nitelikte. Çünkü bu yükseklikteki bir araca alışık değilseniz hem şeridinizi konumlandırmanıza yardımcı oluyor hem de yorulduğunuz ve şerit ihlali yapmaya başladığınız zamanlarda dikkatinizi tekrardan toplamanıza yardımcı oluyor.

Aracın benim de test ederken büyük keyif aldığım ve aracın hakkının verildiği arazi sürüşü izlenimlerim;

Araç arazide size gerçekten güven veriyor. Engebeli arazilerde, dik yokuşlarda ve inişlerde hatta bu ikisinin kombinasyonu olan engebeli dik yokuş ve inişlerde araç “Nereye gitmek isterseniz oraya gidebilirim” diyor. Girmeye çekindiğiniz bir yer olmuyor çünkü araç gördüğünüz her yere girebileceğini size hissettiren bir dört çeker konumunda. Dereden geçerken düz yolda ilerliyormuşçasına geçmesiyle arazide son derece iyi ve güçlü hissettiren bir araç. Bu uzunluktaki bir aracın, tur mesafesinin avantajını sadece şehir için de değil dar arazi yollarında dönüş yaparken ya da zor bir yola girdiğinizde aracı döndürürken tur mesafesinin kısalığının ne kadar işe yarar olduğunu bir kez daha görüyorsunuz. Kritik anlarda işinize çok yarıyor.
Isuzu D-max cüssesine rağmen gerek pratikliği, gerekse yola bağlı olarak yer yer sarssa da, uzun yolda size verdiği güvenle bu aracın doğası olan arazi sürüşündeki performansı şehir içinde de uygun bir arazi aracı olduğunu gösteriyor.
  
Seçkin yarışların başında gelen KAR SPOR ida Ultra bu yıl rekor kırdı!
 
Bizim tüm zorlu etapları Isuzu D-Max ile takip ettiğimiz Kar Spor İda Ultra’da bu sene rekorlar kırıldı.
Bu yıl Kaz Dağları’nda altıncısı düzenlenen Kar Spor İda Ultra’da sona gelindi. 25 ülkeden 1489 sporcu, Kaz Dağları’nın eşsiz doğasında kıyasıya bir mücadele verdi. Yarış çekişmeli anlara sahne olurken, birbirinden çetin dört parkuru başarıyla tamamlayan isimler ödüllerine kavuştu.
Run Zeus RUZ 36K’da Rus koşucu Navil Shaimukhametov 2 saat 53 dakika 34 saniye ile erkeklerde, Nuray Göktepe Bulut, 3 saat 13 dakika 34 saniye ile kadınlarda, Köy Koşusu KOK 15k parkurunda Mehmet Aydıngör 1 saat 8 dakika 22 saniye ile erkeklerde Çiğdem Tütüncü de 1 saat 28 dakika ile kadınlarda parkur rekoru kırdı.
Sporseverlerin her yıl merakla beklediği Kar Spor İda Ultra’nın altıncısı Kaz Dağları’nda sona erdi. Her biri birbirinden zorlu 4 farklı mücadele eden sporcuların mücadelesi ve çabası, her sene olduğu gibi büyük takdir topladı. Yeşilyurt, Adatepe, Narlı, Doyran, Altınoluk, Avcılar, Kızılçukur, Kavlaklar, Tahtakuşlar, Çamlıbel, Güre, Kavurmacılar, Beyoba, Pınarbaşı, Mehmetalan, Zeytinli ve Kızılkeçili olmak üzere toplam 17 köyden geçen koşucular, termalleriyle ünlü Güre Kasabası’ndaki bitiş noktasına varmayı başardı.
Kar Spor isim sponsorluğunda, Edremit Belediyesi’nin ana sponsorluğunda, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, DYNAFIT, 2AS, Panthzer, SALEWA, ZÜBER, Hattusa Vacation Thermal Club co-sponsorluğunda, TC. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Balıkesir Valiliği, Çanakkale Valiliği, Edremit Kaymakamlığı, Ayvacık Kaymakamlığı, Türkiye Atletizm Federasyonu resmi destekleriyle, Rossist Event tarafından düzenlenen yarış, nefesleri kesti.
Sabah 07.00’da tamamlanan yarışın ödül töreni Hattuşa Vacation Thermal Club Hotel’deki Kar Spor İda Ultra Expo Alanı’nda yapıldı. Ödüller, Edremit Kaymakamı Ahmet Odabaş, Edremit Belediye Başkan Yardımcısı Tayfun Canlı, Kar Spor Yönetim Kurulu Başkanı Selami Alaftargil, Hattuşa Vacation Thermal Club Hotel Genel Müdürü Hilmi Önal, Rossist Event Kurucusu Kar Spor İda Ultra Organizasyon Komitesi Başkanı Polat Dede tarafından verildi.
Toplamda 25 ülkeden 1.489 sporcu 3-4 Aralık’ta, dünyanın en fazla oksijen oranına sahip ikinci bölgesi olan Kaz Dağları’nda bir araya geldi. 3 Aralık sabah 07.00’da Çanakkale-Yeşilyurt’tan start alan koşu maratonu, sporcuları benzersiz bir mücadeleye sürükledi. Özlemle beklenen ve 4 farklı parkurda mücadele edilen yarışta ilk finişler belli oldu. Doğa, tarih ve mitolojinin izinde koşulan maraton, spor severleri bir şehirden başka bir şehre götürdü. Yarış boyunca oksijene doyan sporcular, Çanakkale-Yeşilyurt’tan başlayarak Balıkesir-Güre’ye kadar uzandı.
 
Kar Spor İda Ultra Trail 2022 ‘de rekorlar kırıldı

Zeytin bahçeleri arasında ve Kaz Dağları Milli Parkı sınırları içerisinde Aeneas  Kültür Rotası’na dokunarak geçen İda Ultra İDU 114K parkuru, Kar Spor İda Ultra’nın en uzun parkuru olma özelliğini taşıyor. Yaklaşık 24 saatte tamamlanan parkurda finiş noktasına erkeklerde ilk varan isim 13 saat 46 dakika 06 saniyeyle Kemal Kukul olurken, kadınlarda Fatma Taş, 15 saat 00 dakika 39 saniye ile parkuru tamamlayan isim oldu.  

66 km boyunca, Kaz Dağları efsanesinin doğduğu noktada yarışılan ve toplamda 2670m+ irtifa kazanımına sahip olan İda Half Ultra İHU 66K parkurunda, erkeklerde Erkan Bacak 6 saat 54 dakika 1 saniye ile birinciliği göğüsledi. Seda Kurtuldu, 09 saat 44 saniye ile kadınlar birincisi oldu.
Türkiye’nin en etkileyici coğrafyalarından olan Yeşilyurt, Adatepe ve Altınoluk köyleri arasında geçen keyifli bir macera sunan Run Zeus RUZ 36K parkurunda koşucular, 1640m irtifa kazanımının ardından finiş noktasına vardılar. Rus koşucu Navil Shaimukhametov 2 saat 53 dakika 34 saniye ile erkeklerde, Nuray Göktepe Bulut, 3 saat 13 dakika 34 saniye ile kadınlarda birinci oldu.
Çanakkale’nin birbirinden güzel iki köyünden olan Yeşilyurt ve Adatepe arasında geçen Köy Koşusu KOK 15k parkurunda ise, Mehmet Aydıngör 1 saat 8 dakika 22 saniyenin ardından finiş noktasına varan ilk sporcu oldu. Çiğdem Tütüncü de 1 saat 28 dakika ile kadınlarda birinci olma başarısı gösterdi.