Yeni saf benzinli ve dizel araçların 2030 yılında satışının yasaklanması İngiltere Başbakanı Rishi Sunak tarafından şüpheyle karşılandı.
Sunak, “halkı haksız yere etkileyen” iklim odaklı yeni yasaların yumuşatılacağına dair söylentiler artarken, yasağın başlangıçta planlandığı gibi devam edip etmeyeceğini doğrulamadı.
İngiltere’nin “net sıfıra doğru ilerleme kaydedeceğini” ancak bunu “orantılı ve pragmatik bir şekilde”, “insanlara gereksiz yere daha fazla güçlük ve hayatlarında daha fazla maliyet çıkarmadan” yapacağını söyledi. “Benim ilgilendiğim ve yapmaya hazır olduğum şey bu değil” diye ekledi.
Bazı yeşil politikaların yeniden gözden geçirilmesi çağrısında bulunan ve çoğunluğu yeni bir grup sağcı Muhafazakar milletvekilinden oluşan bakanlara yanıt veren Başbakan bu sabah şunları söyledi “İngiliz halkı için ayağa kalkıyorum çünkü enflasyonun yüksek olduğu bir dönemden geçtiğimizin de farkındayım. Bu durum hane halkı ve ailelerin faturaları üzerinde etkili oluyor. Ben bunu arttırmak istemiyorum. Ben bunu kolaylaştırmak istiyorum.”
Bugüne kadar otomotiv sektörünü etkileyen en büyük politika değişikliği olan satış yasağı, 2030 yılından itibaren sadece hibridize edilmiş içten yanmalı motorlu ve tamamen elektrikli araçların satılmasına izin verileceği ve 2035 yılından itibaren satışların sadece elektrikli araçlara yapılacağı anlamına geliyor. Bu hamle Avrupa Birliği tarafından da benimsendi.
Hükümetin 2050 net sıfır hedefini hızlandırma çabasının bir parçası olarak üç yıl önce 2040’tan 2030’a çekilen yasağa olan bağlılığı sorulduğunda Sunak şunları söyledi: “Tabii ki net sıfır benim için önemli. Evet, net sıfır hedefimize doğru ilerlemeye devam edeceğiz ve aynı zamanda enerji güvenliğimizi de güçlendireceğiz.”
Ancak başka yolların da araştırılması gerektiğini söyledi. “Bence son bir ya da iki yılda yaşananlar, daha fazla nükleer ya da açık deniz rüzgarı gibi yerli enerjiye daha fazla yatırım yapmanın önemini ortaya koydu. Bence insanların görmek istediği şey bu ve ben de bunu sağlayacağım.”
Politika değişikliğine açık kapı bırakır gibi görünen bu yorumların ardından başbakanın resmi sözcüsünden yasağın 2030 yılında uygulanacağına dair kesin bir taahhüt vermesi istendi.
Sözcü şunları söyledi: “Bu bizim taahhüdümüz olmaya devam ediyor. Sanırım bu sabah başbakandan da duyduğunuz gibi, yapmak istediğimiz şey bu yaklaşımın orantılı ve pragmatik olmasını ve halkı haksız yere etkilememesini sağlamak.
“Sanırım halkın ve işletmelerin beklentisi de bu yönde. Ancak açıkçası 2030 yaklaşımı bizim taahhüdümüz olmaya devam ediyor.”
Hükümetin “tüm” net sıfır politikalarının “orantılı ve pragmatik olduğundan emin olmak istediğini ve şu anda yaptığımız şeyin de bu olduğunu” sözlerine ekledi
Başbakanın yorumları, Birleşik Krallık’taki elektrikli şarj noktası işletmecilerini temsil eden kuruluş tarafından eleştirildi.
ChargeUK, üyelerinin “elektrikli araç altyapısını Birleşik Krallık’ın tüm bölgelerinde benzeri görülmemiş bir hızla yaygınlaştırmak için 6 milyar sterlinin üzerinde taahhütte bulunduğunu” söyledi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Hükümet taahhütlerine sadık kalmazsa, bu yatırım ve piyasaya giren elektrikli araç arzı riske girecektir.
“ChargeUK üyeleri, ulaşımın elektrifikasyonunu desteklemek ve daha temiz bir geleceği başlatmak için zaten altyapı sağlıyorlar. ChargeUK üyeleri, Birleşik Krallık’ı bir elektrikli araca sahip olmak ve şarj etmek için en iyi yer haline getirmeye kararlıdır ve bunun anahtarı da doğru yerde doğru şarj altyapısına sahip olmaktır.”